O doğa sever, genç bir girişimci

27 yaşında, doğa sever, genç bir girişimcinin 2016 yılında kurduğu Ecording firması, bugüne kadar 3,3 milyon tohum topunu ecoDrone’larla dağıtarak toprakla buluşturdu. Firmanın kurucusu Mert Karslıoğlu, hepimizin canını acıtan yangın felaketleri sonrası insansız hava aracı filosuna dört yeni ecoDrone prototipi daha ekleyerek operasyonel kapasitelerini 2 katma çıkardıklarını belirtiyor. Firmanın orta vadeli hedefi 2030’a kadar dünyanın farklı bölgelerinde ecoDrone’larla 1 milyar tohum topu atışı gerçekleştirmek ve tohum topu üretimi için iklim krizinden kaynaklı dezavantaja uğrayan 26 bin kadına istihdam sağlamak. Bununla beraber Ecording olarak, bu yıl içinde Hollanda’dan başlamak üzere Avrupa pazarında da aktif olmayı hedeflediklerini ifade eden Karslıoğlu ile, iklim krizini ve Ecording’in misyonunu konuştuk…

Beklenen, daha doğrusu artık kapıya dayanmış olan iklim kriziyle alakalı neler söylemek istersiniz?

Son günlerde yaşadığımız sel, kuraklık, yangın gibi birçok felaket bizi geleceğimiz konusunda oldukça endişelendiriyor. İlk çalışmalara başladığımız 2016 yılında nasıl bir problemle karşı karşıya olduğumuzu anlamak için iklim krizi ile alakalı araştırmaları ve raporları inceledikçe adeta dehşete kapılıyorduk. Yaptığımız tüm okumalar ne yazık ki bugün yaşadığımız ve yaşayacağımız felaketleri işaret ediyordu. Bugün geldiğimiz noktada iklim krizine karşı verdiğimiz mücadelede daha çok çalışmamız gerektiğini anlıyoruz. Ancak umutsuzluğa kapılmak bize göre değil. Ecording olarak hala bu problemle mücadele edecek çokça enerjimiz var. Attığımız her adımda dünyamızın geleceğini düşünüp, ürün ve hizmetlerimizi bu doğrultuda kurguluyoruz.

ecording

Ormanlarımız yanarken yenilerini oluşturmak her zamankinden daha önemli. Ecording olarak neler yapıyorsunuz?

Biz 2016 yılında küresel iklim krizine karşı teknolojiler geliştiren bir sosyal girişim olarak kurulduk. İçeride ecoDrone ve EcordingApp adında iki farklı teknolojik iklim krizi çözümü geliştiriyoruz. Orman varlığı ve biyoçeşitlilik üzerine çalıştığımız ürünümüzün adı ise ecoDrone. ecoDrone; ağaçlandırılması gereken ulaşılması zor alanlara havadan tohum topu atışları gerçekleştirdiğimiz insansız hava aracıdır. ecoDrone’ları bu zorlu operasyonları yapabilmeleri için özel olarak Türkiye’de geliştiriyoruz ve her biri 10 dakika içerisinde 2500 tohum topu atışı gerçekleştirip, aynı sürede 1,5 futbol sahası büyüklüğündeki bir alanı tarayabiliyor. ecoDrone’lar aslında doğrudan doğayı taklit ediyorlar. Orman ekosistemi; ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve mikroorganizmalar gibi canlılar ile birlikte toprak, hava, su, ışık ve sıcaklık gibi fiziksel çevre faktörlerinin oluşturduğu, karşılıklı ilişkiler dokusunu simgeleyen bir ekosistemdir. Bu ekosistemin önemli bir parçası olan ağaçların ve bitkilerin içerisinden saçılan tohumlar, ait oldukları toprağa karışarak doğada hayat bulurlar ve orman ekosistemini gençleştirerek genişletirler. Ancak iklim krizinin etkileri bu süreci olumsuz olarak etkilemekle beraber, dünyanın sağlıklı orman ihtiyacını da arttırmıştır. Bu nedenle, küresel iklim krizi ile mücadele etmek amacı ile tıpkı rüzgarın, böceklerin veya kuşların; ağaçlardan ve bitkilerden topladıkları tohumları toprağa karıştırma süreçlerini taklit ederek, doğal seçilimle birlikte orman varlığını ve biyoçeşitliliği geliştirme hedefleri ile ecoDrone adlı insansız hava araçlarını geliştirdik.

Kime hizmet veriyorsunuz? Firmalara mı yoksa devlet kurumlarına mı?

İklim krizinin tüm insanlığının problemi olduğunu ve bu problemi çözerken herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini düşünüyoruz. Şu an için kurumsal firmalarla çalışarak çalışmalarımızı fonluyoruz. Bu sebeple iş modelimizi tüketicilerin ve kurumsal firmaların içerisinde bulunabileceği şekilde kurgulamaya çalıştık. Bugün ve gelecekte en sürdürülebilir şeyin tüketim olduğu tespitiyle, iş modelimizi kişilerin yaptığı alışverişlere ve işlemlere entegre etmeyi değerlendirip, perakende sektöründe satılan her ürünü, her hizmeti veya ödediğimiz her bir faturayı doğada ecoDrone’larla tohum topuna dönüştürüyoruz. örneğin tüketici olarak bir ürün veya hizmet satın aldığınızda ve ürünlerin üzerinde ecoDrone etiketi gördüğünüzde o ürün satışı için tohum topu atışı gerçekleştirildiğini anlıyor, ürünlerin üzerine yerleştirdiğimiz QR kod aracılığıyla tohum topunuzun atışı ile ilgili tüm detaylı bilgilere ve güncellemelere erişebiliyorsunuz. Bu sayede hem kurumsal şirketleri hem de tüketicileri bu krizle mücadelemize ortak edip, iklim krizi ile hep beraber savaşıyoruz. Misyonumuz ve vizyonumuz çerçevesinde iş modelimizi sürdürülebilirlik alanında çalışmaları olan ve bu doğrultuda sosyal/çevresel fayda odaklı bir bakış açısına sahip şirketlerle uygulamak, yaptığımız işe olan inancımızı arttırıyor. Bizimle birlikte sürdürülebilirlik mücadelesi veren 40’dan fazla marka iş birliğimiz bulunuyor.

Şimdiye kadar ne kadar tohum attınız? Bugüne kadar yaptığınız işleri özetler misiniz?

Ecording’in temellerini 2016’nın son çeyreğinde attık ve ilk ecoDrone prototipini Eylül 2018’de tamamladık. O günden bugüne çalışmalarımız için 3.3 milyon tohum topunu ecoDrone’larla toprakla buluşturduk. Ormancılık tarafında yaptığımız Ar-Ge çalışmalarını Orman Genel Müdürlüğü ve Artvin Çoruh Üniversitesi’nin destekleriyle başlattık ve öncelikli olarak toprak yüzeyinde yetişebilen, ülkemizde ekim yöntemleri yani tohumlama ile çalışma yapılabilen 8 farklı tohum türünde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bununla beraber, bugüne tohum topu üretimi için 41 kadına istihdam sağlayarak, iklim krizinin ekim yaptığımız sahalara yakın bölgelerde ikamet eden kadınlara yaşattığı ekonomik eşitsizliği minimize etmeye çalışıyoruz.

Hiç yatırım aldınız mı?

Hayır, girişimimiz henüz yatırım almadı. 4 senelik bu süreçte, gerekli finansman kaynağını öz sermayemizin yanı sıra katılmış olduğumuz girişim hızlandırma programlarından elde ettiğiniz desteklerle sağladık, ilerleyen süreçte alacağımız yatırımları daha çok global operasyonlarımızda ve Ar-Ge çalışmalarında değerlendirmeyi hedefliyoruz.

Yakın dönem plan ve projeleriniz neler?

Bu sene; hepimizin canını acıtan yangın felaketleri sonrası, içerisinde bulunduğumuz yıl itibariyle mevcut sahalarımızdaki çalışmalarımızı genişletmek için insansız hava aracı filomuza 4 yeni ecoDrone prototipi ekleyerek, 2021 ikinci yarısı ile 2022 yılı içerisinde planlanan operasyonel kapasitemizi 2 katına çıkararak planlarımızı revize etmiş bulunmaktayız. Şu an için orta vadeli hedef 2030’a kadar dünyanın farklı bölgelerinde ecoDrone’larla 1 milyar tohum topu atışı gerçekleştirmek ve tohum topu üretimi için iklim krizinden kaynaklı dezavantaja uğrayan 26.000 kadına istihdam sağlamak olacak. Bununla beraber Ecording olarak, bu yıl içinde Hollanda’dan başlamak üzere Avrupa pazarında aktif olmayı hedefliyoruz. Ayrıca geliştirmekte olduğumuz EcordingApp mobil uygulamamız önümüzdeki yılın Ocak ayında yayınlanmaya hazırlanıyor. Bu uygulama sayesinde günlük hayatlarımızdaki faaliyetleri çevreye duyarlı hale getirirken kişisel ihtiyaçlarımızı karşılayacak ve günlük hayatımızdaki bu dönüşümü bir alışkanlık haline getirmiş olacağız.

Kısaca kendi özgeçmişinizden bahseder misiniz?

27 yaşında bir bilgisayar mühendisiyim. Üniversite yıllarımda ilk girişimimiz olan Ecording’in temellerini atma fırsatı buldum. Her girişimde olduğu gibi bizler de bir problemi kendimize dert edinerek başladık. Çevresel sorunlara bireysel olarak hep bir çözüm arıyorduk fakat bizi en çok etkileyen ve hemen harekete geçmeye iten şey üniversite yıllarında aldığımız sosyal girişimcilik dersi ve akabinde cereyan eden 2016 yılı ile birlikte dünyanın en sıcak yıllarının yaşanmaya başlaması oldu. Öncelikle bu sorunun ancak bireysel çevre bilincinin artması ve günlük hayattaki alışkanlıklarımızı değiştirmemizle mümkün olacağını düşünerek Ecording’i kurduk. Ecording ekibi olarak bizler de soruna karşı birebir aksiyon alarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma ümidimizi pekiştiriyoruz.

Böyle bir girişim kurmak fikri nasıl gelişti?

Ben Artvin’de doğdum ve büyüdüm. Bu sebeple doğanın içerisinde bir çocukluk geçirdim diyebilirim. Çevresel problemlerle alakalı gerek ülkemizde gerek dünyada yaşanan gelişmeleri takip ediyorduk. 2016 yılı dünyanın son 138 yılının en sıcak yılı oldu ve biz bu süreçte üniversitede bir sosyal girişimcilik dersi almaya başlamıştık. Sosyal girişimcilikle tanışma fırsatı bulunca kendi mühendislik bilgilerimizi kullanarak iklim kriziyle nasıl mücadele ederiz diye düşünmeye başladık. İnsansız hava araçlarına olan ilgimizle birlikte fikrimizi olgunlaştırdık ve bunlarla alakalı çözümler geliştirelim motivasyonuyla Ecording ortaya çıktı.

“Yurtdışından da talep alıyoruz”

Türkiye ofisleri ile işbirliği yaptığımız global markalardan, işbirliğimizi global ölçekte de devam ettirmek üzerine talepler alıyoruz. Hollanda ofisimizin açılmasıyla birlikte globaldeki talepleri ve potansiyeli değerlendirme noktasında daha planlı ve aksiyon odaklı ilerliyoruz. Global pazar iş dikeyimizde Türkiye’den farklı dinamiklere ve yaklaşımlara sahip, güncel durumda pazarın dinamikleri hakkında know-how geliştirirken daha veri odaklı bir yaklaşım ve stratejide ilerliyoruz. Global açılıştaki hedefimiz, kısa vadede iş birliklerimizi çeşitlendirerek iklim krizi ile mücadele vizyonumuzu desteklemek. Orta ve uzun vadede ise her kıtada milyonlarca tohum topunu toprakla buluşturmak ve çevre teknolojileri ile özdeşleşen bir marka olmak istiyoruz.

ÜRÜN DİRİER





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir